31 Ekim 2012 Çarşamba

Guzeynen Küney

İşte bayram tatilinin de araya girmesiyle iyice kursağımızda kalan Cemre'nin gerdek gecesinin akıbeti bu gece belli olacak inşallah..(Olm ne gecesi la öğlenin ikisinde otele mi kapanılır,bismillah..)
Naylon Barış  sanki ilk kez milli olacakmış gibi ağzından salyaları akıttı da akıttı arkadaş,midemiz kalktı izlerken ailecek.
(Yalnız anlamadım Cemre niye müsamere elbisesi giymiş ki gelinlik giyeydi iyidi,şiir mı okuyacaktı ecebaağ nikah öncesi ? ) Bu gerdek böyle geçmez diyerekten ossbeş şişe şarap içti zaten öğlenden beri.Garanti "başım ağriöö yatıom ben" ayağı yapcak ilk geceden ben sööliim. (Zenginlerde imam nikahı var mı la,hiç görmüyoz? )

"Sööğni kimlerr alduoo kimleear öpüyööooğrr seanniiii" Gittikçe Feriha'ya bağladı arkadaş senaryo..Kuzey de üç kulvuallah bi elham okuyayım da içim ferahlasın diyerekten attı kendini mezarlıklara; yengem stayl Bihter'den feyzalmış zaar.
Kamera mezarlıktaki ayaklara zoom yapınca bizim Kuzey sanrı görmeye başladı ahan da Tabe lan Ali geliyo dedim ama yine komiser çıktı kareden.Zaten adam süpürge gibi çat burda çat kapı arkasında,her delikten çıkıyo bi huzur vermedi bizim oğlana.

Sinsiler sinsisi Zeynep karısı gül gibin holding veliahtının yemek teklifine önce bi burun kıvırdı " bön burdo durup foyons dösönü çizcööğm...." yaptı ama sonradan balo felan deyince topukları kıçına vura vura gitti haspam.

.....

Olm bi çay koyayım da geleyim dedim neler kaçırdım...Cemre knock-out olmamış la,helal olsun...dedim ben ama o kadar şarabı boşuna içmedi zaar (hadi ilk geceden yırttın da bunun ikisi üçü var)

Banu the görümcegil de günün gastelerini getirmiş kahvaltıdan önce,aferin.Hazır gelmişken de "bütün gün villada holdingte ezikleri oyunuyom,zaten kocam da artık bana dokanmıyo bari size çemkireyim" demiş. (Bu evlilik ertesi gün mesai saatine kadar filan iptal olabilen bişey mi oldu la,eskiden yoktu bööle şeyler..daha neler görcez.)
Cömreğ'nin   "Sinin sirvitin için bin bı ivliliktin vızgıçıbilirimm"  teklifini son 36 bölümdür abazalıktan ölen Naylon Barış "gerdeğe girmeden affetmem gerekirse senin için evrakta sahtecilikten yatarım" diyerek refüze etti.

Geçen bölüm özel şöförlü arabaynan mahalleyi basan yanaşma kayınvalide "madem boşanmak istiyon, sen artık benim muhattabım deelsin,boş ol boş ol boş ol " diye artisliğini yaptı ama baktı ki Fırıncızade Sami Bey bu hafta geri vites yapmadı "boynuzluyo mu la bu adam beni yoğusa" diyerek dizlerini dövmeye başladı..Sana müstehak bi kere o boynuz,kocaya öyle denir mi la ?
Evinin direği gözünün bebeği o senin, taş olursun taş..

Tam da Ferhat yeraltı dünyasını bırakıp, Umum Otomobilciler Esnaf Odası'na kaydolmuş diycektim ki, yine bi Beykoz Ormanı fantezisinin içinde bulduk kendimizi.Cemre  "iyi ki dün gece kocama vermemişim bak yine bize gündoğdu " sevinciyle  "sini siviyirımm Kızey" repliğini sokuşturdu araya.. Kızım millet can pazarında sen hala neyi kovalıyon,evli barklı kadınsın artık,bırak bu işleri.

Şimdi önümüzdeki haftaya kadar beynimizi yiyecek sorumuza gelelim. Kör kurşunlara gelen Ferhat'ı vuran kimdi?
A- Çalısüpürgesi Komiser
B- Ferhat'ın kızı Deniz
C- Fırıncızade Sami Bey
D- Beykoz Şöforler odası başkanı

Benim yorumlamam bu kadar..Çok iyi de oldu çok da güzel de iyi oldu tamam mı? Hadi iyigünner.

28 Ekim 2012 Pazar

Layf gooz on

Bir bayram daha geçti gitti hacı,neyse ki dün gece saatleri geri aldık da 1 saat uzadı  tatil. Öyle deme bir saat fazla uyumuş olduk,fena mı oldu? Bayram dediğin nedir ki; evde yat yat,dön dön..göt göbek büyütmekten başka bişi değil zati..

Nerde o eski bayramlar,hani eskiden el öper 2 kuruş harçlık alırdık artık o da yok bea. O değil de koca bayram bi dilim baklava yimeden geçirdik la.Ananemgil de dandik çikolata almış marketten (halbuki durumumuz iyi yani,o kristal şekerlikte yatan bi Guy Lian olabilirdi)ondan da nasiplenemedik,anlayacağın minimum kalori ile bitirdik bayramı çok şükür.Zati bilion diyetteyiz ezelden beri,isabet oldu.

Bugün eve döndük sonunda, salı günü iş güç olduğundan adaptasyon sürecini evde geçirelim dedik.Odaya bi girdim , benim gardrop ne alırsan bi milyon tezgahı gibi yine,yaw giderken ben topladıydım diye biliorum bunu.Kesin biri ben evden çıktıktan sonra gizlice girip dağıtıyo bu elbiseleri.
Neyse teeşörtleri dizip askıdakileri de renklerine göre yerleştirdim.Ama annemi memnun edemedim tabi yine,yok ayakkabılarımı yerleştirmemişim,yok çantaları ortaya atmışım.Hem bi kere o ayakkabıları çamaşır makinasına atıcaktım ben ondan kaldırmadım kutularına,çantayı da yarın spora giderken aşortmanlarımı koycam diyerekten özellikle odanın ortasına yerleştirmiştim,yani göz önünde olması açısından.

Televizyonda da "Kocanız en fazla kaç santim Adana dürüm yiyebilir" yarışmasından başka da bişi yokmuş la yine.O yarışmada sevimli olmaya çalışan buldumcuk çiftlere birileri çok itici oldukları söylemeli bence.Aağşkımm ağğşkımm ağğşkımm amma seviştiniz lan. En son ben de açtım kamerayı,sitenin bahçesini izliyom.Eheh bari biri apartmana girerken burnunu karıştırsa,götünü filan kaşısa da eğlensem biraz,hiç heyecan yok lan hayatımda bu ağşam.

Hava yarın ossbir derece olcakmış,ajans öyle dioo. (Pastırma sıcaklarımıydı bu neydi la,ıyy pastırma da iğrenç kokar haa vücutta)

Neyse gideyim de şu ayakkabıları bi makinaya atayım,yarın kurusun bütün gün,bi daha böyle hava bulunmaz hemşire.Pazarınız hayrolsun.

Digitally Yours,

26 Ekim 2012 Cuma

Burası Meğersem Floridaymış

Hacı bünye tatili ret ediyo işte yine uyandık zabaan sekizlerinde.Madem uyandık,sağlam kafa ve vücut sahibesi olabilmek adına şu sahile kurdukları spor aletlerini bi deneyeyim dedim.
Gittim baktım ama para vermeyince hiç zevkli olmuyomuş öyle beleş zpor yapmak.Ben de 50 plus abilerle tempolu yürüyüşe verdim kendimi.(Buarada yüzüme yapışan sineklerden kafamda bi jungle oluştu sanırım.)

Sahil boyunca palmiyeler felan bi an Florida sahillerindeymişiz fantezisi yaptım kafamda ama baktım bikinili şortlu koşan hatunlar yerine aşortmanlı götlü göbekli amcalar yengeler var,kafa kaçtı o an,ama nerden baksan bi 6. km filan yürüdüm yani..

Ziyagil yalısında yaşamadığımızdan eve geldiğimde kimse taze sıkılmış portakal suyuyla karşılamadı beni,tabiyatıyla büyük hayal kırıklığı oldu bağaa bu.Bari bi kahvaltı hazırlayaydınız beaa.. (kapı çaldı demin, konşugil et getirmiş.Olm zenginiz biz zaten,nie et getiriyonuz, "difriz" ağzına kadar bezelye dolmuş,yer mi var?)

Heh elektrik süpürgesi de çalıştı sabah sabah,bak asabım bozoldooo...walla evlere sığamam,kaçıom kahvaltı yapmaya .Sağlık mağlık esenlik..öptüm.

24 Ekim 2012 Çarşamba

AnnemgiL @ Gönderdi

Kurbaaneyy kurbaaney tey..tey..tey…Koca yaz sezonu sadece bi hafta tatil yapınca kafa gitti tabi bende 6 gün tatili görüce naapcan.Bütün bayramı Yalova’da ananemgillerde geçireceğimizden salon sporlarından uzak kalcam malum (buaralar da spora taktım kafayı ne olacaksam) bu sebeple kendime sahil yürüyüşü yazdım her sabah.Gerçi her zamanki gibi ,gaza gelerek başladığım işleri layıkıyla bitiremediğimden muhtemelen bunu da bayramın 1. gününden sonra unutcam ,neyse…
Bu bayram da pek bi değişiklik yok gelenek göreneklerimizde, işte; el öpmeler, bayram ziyaretleri,kapıda şeker dağıtmalar falan filan,…Ama tabi ben bütün bi bayram evde pijamayla gezen bi insan olduğumdan, yine her kapı çalındığında konu komşuya Medine fukarası gibi görükmeyeyim diyerekten koşa koşa oturma odasına kaçacam kesin.
Hava da yağışlı olcak diollaağ, en iyisi alırım biletimi mısır patlaaamı giderim Paranormal Activity 4 ü izlerim yarın yaafu..Akabinde sahilde bir bira şenliği farz elbet..
...O zaman elinizi çabuk tutun kurbanlık koyununuzu şimdiden alın,sonra bayram sabahı “bana da koyun bana da koyun” diye ortalarda gezinmeyin.
Sinsırlii yoors,

23 Ekim 2012 Salı

Manic Monday

Bazen böyle sebep yokken hönküre hönküre ağlayası gelir ya insanın,işte böyle bi depresiflik hasıl oldu bana bugün,pazartesiye yormak istediğim.Hani bütün gün açlıktan ölmüşsündür,akşam eve bi gelmişssindir de yemekte kapuska vardır ya; işte öyle bir hayal kırıklığı hissi var üstümde.
Gittim demin buzdolabına baktım belki semi-depresif halime çare bulurum deyu,dolaptaki yiyecekler de yazlıkçı çıktı anasını satiim.Kart dor dondurmanın,karpuzun ne işi var bu havada aga,nerdeyse zoba yanacak evlerde.(gerçi biz doğalgaz kullanıyoz evde,durumumuz iyi çünkü)
Neyse buzdolabının kapağını açıp kapatarak biraz biceps çalıştım o arada,malum bugun pilaağtese gidemedik.Haftasonu salon sporunun dibine vurunca biraz tutulmuşum da üzerinize afiyet.(Yalnız pilates topu duvarda iyi sekiyor arkadaş)
Bu gece erken yatmayı bi deniycem,bakiim becerebilecem mi. Sebastian!Uykumu getir.

20 Ekim 2012 Cumartesi

Pres Nayn For İngİLİş

Bankacıysan ve ilk kez girdiğin bi ortamda ne iş yaptığın öğrenildiyse, sıçtığının resmidir.Mutlaka o ortamda kredi kartını insan gibi kullanmayı beceremeyip,patlamış ama "Yoldan geçen adama bile kredi kartı veriyonuz" "Yok ben ödedim ama bana bilmem şu kadar borç çıkardınız" gibisinden, nezdinizde bütün sektörü boklamaya çalışan tipler olur.
Ee sen bunu kullanmayı bilmiyosan bizim günahımız ne?Üzerinde son ödeme tarihi diye bişey var,demek ki ödememişin sen bunu,bu belli.Bi de laf olsun diye sorulan "faizler ne durumda?" sorusu vardır ki az önce verdiğim örnekle ölümüne yarışır. Madem o kadar hevesliydin kredi mredi almaya,memlekette kilometrekareye 5 tane banka şubesi düşerken,o saate kadar bi beni mi bulabildin soracak?
Cık cık cık hep ver hep ver...Bir gün de biriniz "Zögecim benim kenarda köşede nerden baksan bi onyüzbinmilyon yetalem var,madem öyle,getireyim de yatırayım bari sana" diyin la...

Diyeceğim o ki ;bankacılık zor zenaat kardeş,herkes senden bişey bekliyo hele ki bi yaptığın işi zikretmeye gör ortamlarda. Zaten haftaosonu tıkıldık kaldık eve,ay sonu da gelmiş [benim için her ayın 10'undan sonra ay sonu gelmiş oluyo :)] maaşı da yemişiz zaten 2 çift ayakkabıyla,adamın asabını bozmayın ülen.
Hadi dağılın.Öptüm.

18 Ekim 2012 Perşembe

Ben Her Bahar Nezle Olurum

Bence bu akan şey beynim,zira bi insan evladının burnundan bu kadar sıvı gelmesi mümkün değil.Mukus kaybından filan ölmezsem iyidir.Son bi saattir tükettiğim kağıt mendilleri toplasam bi sevgi ormanı falan dikilebilirmişim yani.(Egzajere etmek bizim işimiz)

Pşşuuuu (ya ya ya şa şa şa) Bu nedir aga?Burnumu tutsam, ağzımı tutamıyom sürekli bi ifrazat durumu.İnsan yediğinden içtiğinden de bi tat almıyor.Bak şimdi bi sigara atıyım araya dedim ama cıx hiç bişi anlamadım tabi,söndürdüm.Bırakayım bari bu bahaneyle şu mereti. (şaka lan şaka ne bırakcam,içiyoz işte negzel)

Yalnız,kimyasalından kocakarısına ilacın her türlüsünü ret eden bi insan olarak,buradan "Allah bu suda eriyen c vitaminli şeyden de razı olsun" demeyi de bir borç bilirim.Yataklara düşmediysek 2 gündür,sayesindedir yani.
Ee bu durumda çay-tv-internet üçgeni gibi eğlenceli aktiviteler silsilesine bu gece de devam edicez.Üst solunum yolları geçiş üstünlüğü tanımadğından,salon sporlarına da ara verdik bi kaç gün,halbusem o gazla önümüzdeki yıl koşu bandı yerine Avrasya Maratonu'nda filan koşarım gibime geliyodu,neyse sağlık mağlık...
Yors sinsırli

17 Ekim 2012 Çarşamba

Homesick olmuşum meğersem

İnsanın evi gibisi yokmuş arkadaş,neydi o 2 gün ilim irfan uğruna süründük Taksimlerde.Trafiği ayrı dert,yiyip içtiğin ayrı dert,sokaklarda sürekli çanta kollamaktan yürüdüğüm yolların keyfini çıkaramadım walla.
Amaaan neyseki geldim memlekete de moodum yükseldi,taşrada yaşamak gibisi yok bacım.Bi de burada yapacak bişey yok derler,hiç merak etmeyin orada da yok.

Buarada belediye otobüsüne binmemiz sayesinde annem hayatında ilk kez Kız Kulesini gördü hatta "Aaa hep filmlerde görüyoduk" diyerek de beni dumurlara gark etti.Halbuki 30 senedir İstanbul'a gideriz ama belli kimseler olduğumuz için Nişantaşı'ndan Akmerkez'den pek dışarı açılamamışız demek,e tabi kadıncağız da nerden görsün Kız Kulesini :)

Eğitim öğretim sezonu sayesinde yine beyaz çarşaflarda uyumak nasip oldu tabi ama klimayı açık unutmuşuz gece...Haaapşuuuu (Ya ya ya şa şa şa)

Gümüşsuyu'nda kapanan Pucci'nın yerine The Kebap diye bi mekan açmışlar,Pucci halini bilirdik severdik ama şimdiki halinin de açkene gideri varmış.Oraya gittik aç bankacılar olarak; tabi herkes en ucuz şey pide olduğundan kaşarlı pide söyledi,afiyetle yedik.Garsonlar baktılar bunlar ucuzcu,ne yapsak para kazanamıycaz ikram çaylara bile 4 tl kaktırdılar hepimize.Daha da gitmem.
Bak sinirlendim şimdi görüyomusun, en iyisi ben bi çay demleyip, Guzeynen Küneyi izleyeyim. İyakşanlar.

14 Ekim 2012 Pazar

Pazar kafası

Cenazeleri sevmiyorum ve düğünleri de...Seramoni içeren herşey bana samimiyetsiz geliyor nedense.Zorunlu olmadıkça hiçbirine katılmam.Bu yüzden doğumgünü bile pek kutlamam (kendimi özel hissetme ihtiyacım olmadığından olsa gerek)

Adamı yıllardır aramayıp sormamışsın dirisine gitmemişsin,ölüsüne gitsen ne fayda,zaten mefta durumdan bihaber afedersin.Ya belki de hayatında ilk kez gördüğün bir sürü gereksiz kalabalığın içinde sevdiğin adamla ya da kadınla en mutlu gününü kutlamak neyin nesi?

Tabi asgari çeyrek takacaksanız ben şahsen düğünüme herzaman beklerim :) Ne olursan ol gel derim yani. (Bana bak öyle gram altın çıktı diye ucuza kaçmak yok)
Öptüm. İyi pazarlar.

Zogemeister

Facebookuydu twitterıydı instagramıydı... bilimum boş işlere ayıracak zamanım her daim mevcut olduğundan "benim ne eksiğim var,4 yıllık filoloji mezunu bir kişiyim bilhakis herkeşlerden iyi yazarım,dahi anlamındaki "de"leri bile en iyi ben ayırırım" şeklinde kendime otogaz* vererek bu tasarım yoksunu blogu açıverdim.
Tasarım mevzusuna tam olarak vakıf olamadığımdan sikimsonik bişey oldu şimdilik ama Allah içimize sindirsin.
İyakşanlar.

*bir kişinin kendi kendine gaz vermesi.